30 Eylül 2011 Cuma

Isınamama Mevsimim Hoşgeldin!


Isınamama mevsimim hoşgeldin!

Yaz bitiyor yavaş yavaş...Sonbahar rüzgarları hissettirmeye başladı kendini iyice...Son bir haftadır gece yatağıma yattığımda ürperip,sımsıkı sarılıyorum yorganıma...
Isınamıyorum bir türlü...Çünkü yazlık elbiselerimi,yazlık pijamalarımı giymekte ısrar ediyorum inatla...Sanki ben hırka giymezsem kış gelmeyecekmiş gibi...

Çok özeniyorum böyle her durumda mutlu olabilme becerisine sahip olan insanlara...Pollyanna gibi yaşayabilen insanlar var...Biliyorum...
Ama ben bir türlü beceremiyorum...

Ben cuma gününden pazartesi sendromu yaşayabilecek kadar zindan edebiliyorum kendime hayatı...
Ya da senelik iznime çıkmadan biteceği stresine kapılıveriyorum...

Mevsim geçişleri de aynı ızdırap bana işte...Daha mayıs ayında güneş yüzünü yeni yeni gösterirken ben kasım ayı gelecek diye telaşa kapılıyor,bütün yaz yapılmak üzere binbir planlar kurup,yapamadıklarıma üzülüyorum...

Bu yaz açıkhava konserine gidecektim güya...Gidemedim...

İstanbul'un en sevdiğim yeri Büyük Ada'ya gidecek,şöyle keyifle sahilde midye yiyip,buz gibi bira içecektim martılarla birlikte,sonra şöyle bi küçük tur atacaktım Ada'nın en yakışıklı atlarıyla...Yapamadım...

Asmalımescit'e gidip arkadaşlarla içip,sohbet edecektim...Edemedim...

Yapamadığım planlar silsilesi ile geçti koca yaz...

Bütün yaz hafta içi Bağdat Caddesi hafta sonları yazlık tatiliyle geçti...

Yazlık tatili dediğinde tatil olmaktan çıkmış bir durumdur elbette...O havuz o sahil hep orada olduğundan, üşenir havuza bile inmezsin,bahçede balkonda geçer bütün günün...miskin miskin...Dur şunu yapalım ineriz,dur öğlen yemek yiyelim ineriz,dur yan komşular geldi ineriz,dur öyle dur böyle derken bir bakarsın pazar akşamı oluvermiş bile...Kendini yolda buluverirsin...

Bu yaz içime sinen tek eylemim,dilediğim kadar çok kitap okumam oldu...Her biri de ayrı ayrı etkiledi beni...
Bir de çok keyifli Cunda tatili...
Şimdi üşüdükçe...kendimi o sahilde güneşlenirken hayal edip biraz olsun ısınmaya çalışıyorum...beyin gücümle...

Hadi çarçabuk geçsin kış...Çok üşütmesin beni...Güneş ısıtmasada göstersin kendini...

7 yorum:

Paris in Me :) dedi ki...

Böyle havalara sevgili birebir :) sarılcan uyucan ohh mis :)

Mia Wallace dedi ki...

cennebazzım ben de tam şimdi yeni bi yazı yazdım hem de hırkalı falan ama severim ben kışı :)

Adsız dedi ki...

valla kuura bakma ama eğer hava ısınırsa gidip meterolojiyi basmayı hedefliyorum balkanlardan biraz daha soğuk hava gelsin..bi kere ben güneşten nefret ederim bütün yaz sokağa burnumu çıkarmadım ama bak hava bugün yağmurlu be istiklaldeydim mesela bunun polyannayla hiçç bi alakası yok ben yağmuru kapalı havayı severim böyle sıcak vıcık vıcık hiç bana göre değil nasıl mutluyum şu an sana anlatamam yani :D

deeptone dedi ki...

mimin var bende.
:)

döncem sana.
:)

deeptone dedi ki...

bir mimin daha var bende.
:)

deeptone dedi ki...

ya ama sen keyifsizsin.

DOREMİ dedi ki...

Bu hisleri hep yaşarım Nisan geldiğinde Eylül de hep gelir aklıma hızlı bir yaz programı sunarım kendime..Eylül neyse de Ekim Kasım kasar, üşümeyi sevmiyorum bende..

ÜZÜLME ada ve Asmalı Mescit bahara seni bekler..

Ama Cunda adasını gezdim..oraları gezipte adına tatil demiyorsan haksızlık edersin bak..Egenin güzel ve tarihi dokularına sahip bölgesi sayılır oralarda.