1 Kasım 2011 Salı

Sonbahar Günleri...


Nedense bir türlü yazmak gelmedi içimden günlerdir...Kendimden geçmiş bir halde izledim etrafımda yakınımda uzağımda olan yaşanan onlarca şeyi...Tepki vermek...Konuşmak...Yorum yapmak...İstemedim...

Öylece susup izledim...

Üzüldüm bolca...

Şehit cenazelerini izlerken içim parçalanırcasına ağladım...
Enkaz altından çıkan her canlı için sevinç gözyaşı döktüm...
Televizyona çıkıp basiretsiz açıklamalar yapan her yetkili için ağız dolusu küfür ettim...
Sımsıkı kenetlenmiş Türk halkını izlerken gururla kabardı göğsüm...

böyle karmaşık duygular içinde yaşadığımdan belki de konuşacak, ne hissettiğimi anlatacak kadar vakit bulamadım...Zira öyle hızlı değişiyordu ki ruh halim...Ben bile kendimi yakalayamadım...

Bunların dışında hayat her zaman ki gibi akıp gidiyor işte...

İyi kötü bir sürü farkındalıklar eşliğinde...

Büyümekten, olgunlaşmaktan, yaşlanmaya yaklaşmaktan, ne kadar nefret ediyorsam,farkındalığımın artmasından da bir o kadar hoşlanıyorum...enteresan...

Garip bir arkadaşlık süreci içindeyim şu sıralar...

Çok yakın sandığım bir arkadaşımın bana yaşattığı ağır hayal kırıklığını aşmaya ve onu anlamaya çalışmaktayım hala...

Öyle gereksiz ve anlamsız  yalanlar içine çekti ki kendini beni ve dostluğumuzu...Ne hissettiğimi nasıl davranmam gerektiğini ona ne demem gerektiğini hiç ama hiçbirini bilemiyorum henüz...
Ve öylesine duvara sıkışmış hissediyorum ki kendimi...
Tarifi yok...

En yakın arkadaşlarımdan kendisi...Hani şu dostum dediklerimden...Ama şu an dost olduğumuzu bıraktım gerçekten arkadaş mıymışız bunu bile anlayamaz, anlam veremez oldum...İlginç...

Lise'den arkadaşım kendisi...Yaklaşık 15 yıllık arkadaşım...
Sevgilinin çocukluk arkadaşıyla tanıştırdım onu...Birlikte dışarı çıkan keyifli bir dörtlü olmuştuk oysa ki...Ona ne sevgili ol o çocukla dedim ne de olma...Zaten yapı olarak asla karışmam,yadırgamam,yargılamam kimsenin yaşantısını...O da biliyor bunu...

Yakınlaştılar elbette...Kendisi bana inatla inkar etsede...

Ben aralarındaki özel ilişkiyi,bizden ayrı görüşmelerini ve görüştüklerinde aralarında geçen her türlü detayı henüz 2 yıldır sevgili sayesinde tanıştığım arkadaşımdan öğreniyorum...Benim 15 yıllık arkadaşımsa gözümün içine baka baka her gün her soruma yalan söylüyor...Ve ben kimse arada kalmasın diye ağzımı açıp bana yalan söylüyorsun herşeyi biliyorum diyemiyorum...

İçimde korkunç sinir patlamaları yaşıyorum...Sarsılmış çok ciddi bir güven ve tamamen kaybetmemeye çalıştığım dostluk kırıntıları taşıyorum...

15 yıllık arkadaşımın bir kaç günlük keyif için beni kaybetmeyi göze almış olmasına hala inanamıyorum...Sindiremiyorum...Affedemiyorum...Ve ne yapacağımı kesinlikle bilmiyorum...

2 yorum:

Mia Wallace dedi ki...

cennebazz'ım ilk yazdığım konularla ilgili aynı şeyleri düşünüyoruz.. ve arkaşına gelince..

çok saçma bir davrnaış bu çok üzüldüm ve sinirlendim..

nedir yani sana söylese sanki bi şey diceksin ki istersen bi de de. ne kadar yanlış. senden gizlediği şeye bak..

off bence konuşmalaısın arkaşınla daha fazla gözünün içine baka baka yalan söylemesin :(

deeptone dedi ki...

ya şu seni üzen insanlardan olaylardan uzak dursana. boşver hüznü.
:)