6 Ekim 2010 Çarşamba

Multiple Myeloma(multipl myelom)KANSER...


























Önemsiz sandığımız bir sırt ağrısıyla başladı herşey...
Nunum(babam),herşeyim,ilk aşkım artık daha tahammülsüz daha güçsüz daha halsiz ve en kötüsü hep gülen yüzü daha keyifsizdi...Sırtı ağrıyordu,sık sık grip oluyor,kendini halsiz hissediyor,yediği hiç bir yemeğin tadını alamıyor.Ağzımın içi şap gibi diyordu sık sık.Gitmediğimiz doktor kalmadı.Kimi fıtık dedi,kimi böbrek taşı...Hatta böbrek taşını kırmaya kalkıştılar hiç gereği yokken,hastalığını korkunç biçimde hızlandıracak ilaçlar verdiler ve benim hayatımın anlamı nunumm bir ayda 15 kilo verdi,her geçen gün daha kötüleşti.Ellerimizden kayıp gidiyordu ve hiçbişey yapamıyorduk.
Sonunda bir doktor önerdiler ona gittik,bizden onlarca tahlil,sintigrafi ve daha bir sürü şey istedi.Babacığımın kalan son takatıyla yaptırdık hepsini,elimizde tahlil sonuçları,gittik muayehanesine doktorun.Giderken eller,dudaklar ve dizler titrer bi taraftan çünkü biliyoruz cidden ters giden birşeyler var.Ama üçümüzde de inanmak istemeyen bir taraf.İnsan konduramıyor sonuçta ne kendine ne sevdiklerine
Muayehane'de sıramızı bekledik babacığım çok hasta olmasına rağmen her zaman ki gibi bizi rahatlatmak için türlü şirinlikler yapıyordu.Bir tarafımız çok korkarken bir tarafımız reçetimizi alıp buradan çıkıp ilaçlarını içen babacığımızın eski sağlığına kavuşacağına inandırıyorduk.
Sıramız geldi doktorun odasına girdik,doktor bizi görünce yüzünde allak bullak bir ifade oluştu.Üçümüzüde oturttu,çok gergin olduğu her halinde belliydi.Söze nasıl başlayacağını bize nasıl anlatacağını bilemez bir halde elimizdeki sonuçlara bakıyordu.Aslında sonuçları bizden önce hastaneden almış hatta doktor arkadaşlarıyla konsültasyon bile yapmışlardı.sonradan öğrendik.Saçlarıyla oynuyordu,hmm şimdi şimdi diyordu ama arkasını getiremiyordu bi türlü.Sonunda "teşhisi koyamadık ama şüphelendiğimiz bir hastalık var emin olmak için yapılması gerekenlerde var ancak bizim şu anda hepsinden daha önemlisi yapmamız gerekenler var,çünkü durum pek içaçıcı değil.Sizi çok acil hastaneye yatırmalıyız."diyebildi...
Bakamadık birbirimize bir süre,insanın korkularıyla yüzleşmesi böyle birşeydi işte,hani o programlar var ya fear factor falan yalan hepsi,o an hissettiğim korkunun bir tarifi olamaz,eminim muadilide yoktur zaten.
Sonunda kafamı kaldırabildim babama bakabildim.Hayatımda ilk kez babacığımı çaresiz ve korkmuş gördüm.Darmadağın oldum.Hiçbir cevap veremedi ne yatarım diyebildi ne yatmam.Sadece ne zaman dedi.Doktor hemen şimdi dedi.
Kendisi GATA'nın doktoruydu.Sosyal güvencemizi sordu.Özel sağlık sigortamız var,aynı zamanda emekliyim dedi babam.Bize GATA'yı önerdi doktor.Fiziki koşulları özel hastane kadar iyi olmasada teknik kadrosunun çok iyi olduğundan bahsetti.Karar sizin dedi.Onlarca doktor gezip ilk kez sorunun cevabına bu kadar yaklaşmış bir doktor olduğundan güvendik kendisine GATA 'da yatmayı kabul ettik.Alelacele kalktı masasından hemen oda hazırlatım size dedi.
Odadan çıktı annem peşinden gitti,babamsa anlamsız ve çaresiz bakışlarla olayın çok dışından izliyorudu.Kalkacak,konuşacak gücü kalmamıştı.
Bende annemin peşinden gittim,doktor nöbetçi doktor arkadaşına acil yapılması gerekenleri sıralıyordu,onlarca tıbbi terim içinden anlayabildiklerimi seçip,neler olduğunu kavrayabilmek adına.Metastas şüphesi dedi anladığım ama anlamak istemediğim o kelimeyi duyar duymaz yıkılmıştı tüm ümitlerim,kolum kanadım kırılmıştı.Boğazıma koskoca bi rdüğüm yerleşmişti.Annemle göz göze geldik.Sustuk...
Doktor odamızı ayarlamış,nöbetçi doktora yapılması gerekenleri anlatmıştı,bize bu gece mutlaka hastaneye yatmamızı tembihleyebildi o da sustu...
Muayehane'den çıktığımızda üçümüz sokağa savrulduk,annem bi yana babam bir yana ben diğer yana.konuşamıyor bakışamıyorduk...Eve geldik.Onlar yukarı çıktılar ben aşağıda kaldım ve ilk kez ağladım hüngür hüngür ağladım...
Annemler hazırlandı,alelacele valizler hazırlandı.Önemli bişey yok,daha kesin değil,araştıracaklar du bakalım göreceğiz neymiş ne diilmiş sözleri eşliğinde hastanenin yolunu tuttuk.
Biz birbirine çok bağlı bir aileyiz bizden önce hastaneye teyzemler ve dayımlar gelmişti bile.Bizleri kapıda karşıladılar.Herkes birbirine sarıldı,İyi olacaksın dediler babama.Babamsa başka bir dünyadaydı...Duymuyor,Görmüyor,Konuşmuyordu...
Hastaneye yattık...
O gece erkek kardeşim kaldı babamın yanında,ben annemi alıp eve geldim.Hayatımın en zor gecesiydi,insan içi katılmış,ağlayarak uyanırmıymış.Uyanırmış.Uyandım...
Ertesş gün ve sonraki ve sonraki ve sonraki günlerce gittik GATA'ya babacığım 2 ay yattı GATA'da ölümün kıyısından kurtardılar onu,ne kadar teşekkür etsek azdır.20 gün boyunca 2000 test yaptılar babama bu süreçte iflas etmiş böbrekleri için diyalize girdi.Ona en çok diyaliz dokundu.Allah tüm diyaliz hastalarına acil şifalar bol bol sabır versin.Çok zor...
Sonradan anladık işi hastalığı öğrendikçe anladık ne kadar büyük bir badire atlattığımızı babamı o doktorun ölümün kıyısından kurtardığını.Referans değerleri 1,06 olması gereken kreatin değeri babam hastaneye yattığı gün 16,5'muş.Eğer o gece diyalize girip kanı temizlenmese komaya girecekmiş ve kurtuluşu yokmuş.
Sonradan öğrendik hepsini...
Önce tanıyı koydular 2000 testten sonra hiç isyan etmedi babacığım taa ki ilik örneği alınana kadar artık kaldıracak,dayanacak bu belirsilikle baş edecek gücü kalmadığından o gün ilk kez ağladı babacığım...biz yokken...anneme sarılıp ağladı...için için ağladı...
Teşhis kondu sonunda...Multiple Myeloma(multipl myelom)KANSER...

ps.devamı gelecek...
D.D.Y

Hiç yorum yok: