27 Nisan 2011 Çarşamba

Aşk mı Mantık mı?

Şimdi düşünün hayatınız boyunca aradığınız ruh eşinizi buldunuz...Daha önce kimseye hissetmediğiniz kadar aşıksınız...Birlikte yaptığınız herşeyden sonsuz keyif alıyorsunuz...Siz gerçekten bir elmanın iki yarısısınız...
Benzer ailelere sahip, benzer şekillerde büyümüş, aykırı hiçbir durum yok aranızda...Ailesini kendi aileniz kadar sevmiş,benimsemişsiniz...Sizin ailenizde en az sizin kadar seviyor onu...
Nerdeyse 2 yıldır hergününüz birlikte geçmiş ve bu 730 gün boyunca tek bir defa bile yanındayken sıkılmamış, başka bir yerde olma ihtiyacı hissetmemişsiniz...Mutlaka sohbet edecek birşeyler bulabilmiş,iki kişide bir sürü oyunlar oynayabilmişsiniz , birlikte olduğunuz her anı büyük bir huzur ve mutlulukla geçirebilmişsiniz...Aynı zamanda çok sosyal bir ilişki yaratabilmiş...İkinizin arkadaşlarıyla da çok dengeli ilişkiler kurabilmiş...Herkesin sevdiği bir çift haline gelmişsiniz...
Yaşınız uygun...
Boyunuz uygun...
İnançlarınız uygun...
Hobileriniz uygun...
Nefret ettikleriniz uygun...
Yemek zevkleriniz uygun...O senin yemeklerini seviyor,sen de ona yemek yapmıyı seviyorsun...
Bazen hiç konuşmadan anlaşıp,gülüşebiliyorsun...
Hayatında ilk defa kendini birine ait hissedebiliyorsun...
Ve bu aranızdaki büyü yaşadığınız yüzlerce sıkıntılı dönemlerde dahi hiç bozulmamış...
Amaaaa...
Her masalda,hikayede ve yaşamda olduğu gibi...
İçinde bir ama taşıyor vazgeçilmez aşkınız...
Yeni dünya düzeninde piramitin en üstünde kendine yer edinmiş olan maddiyat kavramı...
Sizin piramitinizde en altta bulunsa da,yadsınamaz bir gerçek var ki para yoksa hayat yok...
Şimdi tekrar düşünün o çok sevdiğiniz adam ticaret yapıyor...
Hemde tekstilci...
Ülkemizde şu an en çok kan ağlayan sektör...
Beş yıl öncesine kadar çok büyük bir tekstil firması sahibi iken,dolandırılma sonucu iflas ediyor...
Mali olarak çok büyük bir yıkıntıya uğruyor...
Şimdi sevdiğiniz toparlanma çabalarında ancak maalesef pek başarılı olamıyor...
O iş yerinden hem sizinle kuracağı yuvayı hemde ailesinin yuvasını geçindirmekle mükellef...
Dönem dönem iyi kazanıyor ancak stabil bir gelir elde edemiyor...
Askerliğini hala yapmamış...
Artık 30'lu yaşlarınıza gelmişsiniz...
En kısa zamanda anne olmak istiyorsunuz...
Alışmış olduğunuz bir hayat standartı var,çocukluğunuzdan beri hiç maddi sıkıntı yaşamamışsınız...
Aslında ilişkiniz süresince de çalıştığınız için yine herhangi bir maddi sıkıntı yaşamamışsınız...
Hiçbirşeyden geri kalmamış,isteyip yapamadığınız hiçbirşey olmamış...
Ama siz artık evlenip,anne olup,çalışma hayatınıza bir son verme amacındasınız...
Ve ayrıca...
Bir defa hata yapmış olmanın verdiği suçluluk nedeniyle ikinci hataya yer yok hayatınızda...

Aşk der ki kulağınıza; İnan ona,tut elini çık onunla o yola,siz elele oldukça tüm sıkıntıları aşacaksınız sonunda...
Mantık der ki kulağınıza; İki yıldır düzelmeyen bu işler,bundan sonra da toparlanmaz...Ve eğer toparlanmazsa paranın olmadığı yerde aşk da kalmaz... 

Şimdi a dostlar sorarım size...

Aşk mı kazanmalı bu ilişki de...

11 yorum:

deeptone dedi ki...

bir ilişkide aşk kazanmalı elbette.
aşk için herşey.
aşk mantığı her zaman yener.

ama aşkla başlayıp derin bir sevgiye dönüşmeli.
sana şunu söleyim.

2 yıldır aynı evde mi yaşıyorsunuz.
ilişkiniz çok güzel belli. çok iyi. anladım. sevindim.
aynı evde yaşamayı dene, olabiliyorsa, bir iki yıl. sonra evlenirsiniz, herşey yolunda giderse.

evlenince farklı olabiliyor, bunu iyi biliyorsun.

bunun dışında, anlattığın iki konu.
para, askerlik, ve senin çocuk isteyebilmen.

bunun aşk veya mantıkla ilgisi yok.
yine aşkla ilgisi var.

eğer istediğin o erkek ise, onunla yaşa, para ve çocuk düşünme. onunla olurum, çocuk ilerde olursa olur, diyorsan.

gerçek aşkta, para ve çocuk düşünülmez.
çocuklu veya çocuksuz, sadece onunla olmak istersin.
parasız olsa da.
çocuğunuz olmayacak da olsa, onu istersin.

bak sana ne dicem.
sen bunları düşünüyorsan, sırılsıklam aşık değilsin. yani, tek istediğin hayatta, o erkek değil.

bak ne dicem.

sakın evlenme!

tamam birlikte ol. yaşayabiliyorsan aynı evde yaşa.

ama askerlik, para sorunları.
üzüleceksin bu durumda.

evleneceksen de, eğer, 2-3 yıl sakın evlenme.

ilişkiniz dayanırsa, 2-3 yıl sonra evlenirsiniz.

evlenme sözcüğünü sen ortadan kaldır, bakalım sürecek mi ilişkiniz bikaç yıl.

ticaret adamıyla neden evleniyorsun ayrıca?

Mia Wallace dedi ki...

tabii ki aşk kazanmalı

cennebazz dedi ki...

ahhh deep canım arkadaşım benim =) nasılda uzun uzadıya kafa yormuşsun benim sıkıntıma...çok teşekkür ederim öncelikle beni bu kadar düşündüğün için...

şimdi gelelim sorularına evet biz 2 yıldır birlikte yaşıyoruz...
şu an nişanlıyız resmi olarak...
evet ona çok çok çok aşığım ama hayatımın hiçbirdöneminde kimseyi kendimden fazla sevmedim sanırım...
dolayısıyla ona çok aşık olsamda onun için herşeyden vazgeçirim edebiyatı yapamam gerçekçi biri olarak..
zaten öyle düşünebilsem onunla hiç düşünmeden hemen nikah yapardım...
ben bana verilen tek şansı kullanıyorum şu anda ve bu şansın içine annelik sıfatını sığdırmayı da gönülden istiyorum elbette...
ticaret adamıyla neden evleniyorsun soruna gelince =)) ben zaten tacir adamın kızı,kardeşi,yeğeni ve torunuyum,benim etrafım tacirlerle dolu =))

cennebazz dedi ki...

ahh mia...

inşallahhh...

deeptone dedi ki...

bi saniye.

çevrenin ticaret adamıyla dolu olduğunu yazılarından biliyorum. sen de bu işlerin içindesin. bence, bu yüzden, bu kişiyle evlenmekten çekinmelisin. bu bir.

deeptone dedi ki...

2 yıldır birlikte yaşıyorsun. güzel. seviyorsun güzel. ama kendini daha çok düşündüğün de belli. aşkım için herşeyden vazgeçmem diyorsun.

bu durumda, evlilik ve gelecek yaşamın, aşktan daha önemli. sen aşk değil gerçekçi yaşam insanısın demektir bu durumda.

sakın evlenme kararı verme!

deeptone dedi ki...

neden sana verilen tek şans?
neden?

annelik istemen doğal annelik içgüdüsü. çok güzel. o kişiyle evlenirsen, anne olmayacaksın diye bişey yok.

ama dinle beni.

bir kadın, evlenip çocuk sahibi olmak isteyince, bikaç şeye bakar.
aşka bakmaz.

iyi dinle.
bir kadın bir erkeği sever. ve aslında amacı yuva ve çocuktur. soyunu sürdürmektir.

o nedenle, kendine güvenli yuva sağlayacak erkeği seçer. bi dolu erkek arasından. bu böyledir. ekonomik ve sosyal yönden huzurlu yuva ister. çocuğunun da iyi yetişmesini.

senin durumunda, ekonomik belirsizlik var. bir de askerlik var. yurtdışına gidip kalırsa, kısa askerlik yapabilir. ama ayrı kalmanız gerekebilir.

bence sakın evlenme kararı verme.

bekle. ekonomik durumu düzelsin. onu uyar. uzun yıllar yetecek para koysun bankaya.

gelecek sağlam olmadan evlenme.

dur bekle.

acele etme. pliiiz.

cennebazz dedi ki...

=))ticaret adamı özellikle aramıyorum elbette ama çevresel bir durum bu...sosyal çevrem bu şekilde gelişmiş,arkadaş çevremde hep tacir adamların çocukları olduğu için o çocuklar şimdi babalarının şirketlerinin başına geçti...yani bu durumu değiştirmek benim için güç biraz.evet haklısın ticaret yapan insan her daim risk barındırır...biz de bu terbiye ile büyütüldük...benim babam hep derdi bugün cebimde milyonlarım olur yrn hiç param olmaz varıda yokuda biliceksiniz diye...
ama ben memur ya da maaşlı bi hayatı hiç görmedim yaşamadım neticede...dolayısıyla bence benim açımdan maaşlı biriyle birlikte olmak daha zor olabilir diye düşünüyorum....

cennebazz dedi ki...

tek şanstan kastım hayata bir defa gelebildiğim=))ikinci bir defa gelemicem ve ben dediğim gibi anne olmak istiyorum...son yorumuna gönülden katılıyorum...benimde yapmak istediğim kesinlikle bu ama tr faktörü var önümüzde...
her daim yeter artık şu işi resmiyete dökün,evlenin diyen onlarca insan,tabi ki bu insnların başında ailelerimiz...
çıkmaz da işte orda başlıyor...
ya tamam ya devam demek zorunda kalmaktan korkuyorum kısa zaman içinde...

deeptone dedi ki...

biraz düşüneyim yazarım.
ince konu.

ama kararım, sakın evlenme.
bitecekse bitsin.

DOREMİ dedi ki...

akıllı bir kadın seçer oturur düşünür artıların eksilere oranına bakar..
ha bir de ekonomik bağımsızlığın kadın için önemi çok büyük...işten ayrılıp eşin ve çocuğun için harcadığın yaşam sana bir daha hediye edilmeyecek,babasız çocuk büyütmek,aile büyüklerinin ekonomik katkısı ile karşı karşıya kalmak hiç kolay olmasa gerek...

yaşam bir risk silsilesiyle dolu olabiliyor,
düşünüp karar verdiğinde mutlu olacaksın ..

akıllı kadın seçici olmalı..ışık olmayan yolda yürümek zor olsa gerek...:))